2 Kasım 2011 Çarşamba

Mezarlıktaki gizemli gece

Bir mühendis olan Necdet Durmaz kendi otomobiliyle bir yolculuğa çıkmıştı. Çalışmakta olduğu firma tarafindan görevlendirilmiş ve Istanbul'dan Malatya'ya gidiyordu. Bu ildeki fabrikada bir arızayı acilen gidermesi gerekiyordu.

Ancak yol üzerindeki Kırşehir'in Derebayırı köyünün geçerken otomobili bozuldu. Hemen köylülerden yardım istedi. Akşam vakti olduğu için kimse bir şey yapamıyordu. Necdet Durmaz geceyi mecburen orada geçirecek, sabah olunca da yakındaki bir kasabaya otomobili çekilecekti.

Kendisine hemen Köy Misafirhanesinde yer verildi. Necdet Durmaz burada bir süre dinlendikten sonra muhtarın yanına gitti. Muhtar misafirlerini en iyi şekilde ağırlamak için her türlü ayrıntıyı düşünüyor, otomobilini de merak etmemesini sorunu çözeceklerini söylüyordu. Muhtar, Necdet Durmaz'ı o gece köy meydanında düzenlenecek olan düğüne davet etti.

Necdet Durmaz köy meydanına geldiğinde , bütün kalabalık oraya toplanmış eğleniyordu. Davullar zurnalar çalıyor, köy halkı halay çekiyordu. Bir süre sonra Necdet Durmaz gürültüden uzaklasmak için kalabalığın arka tarafina yürüdü. Ağaçların başladığı yerde tek başına duran çok güzel bir kız gördü. Yanına yaklaştı ve onunla tanıştı. Bu genç kız köyde öğretmen olarak çalışıyordu. İstanbul'dan gelmişti.

Birlikte koruluğun içinde yürüdüler. Hava oldukça serin oldugu için, Necdet Durmaz genç kıza ceketini verdi. Koruluğun bittiği yerde, tepe başlıyordu. Genç kız daha fazla eşlik etmemesini, evinin o tepenin ardında oldugunu söyledi ve orada ayrıldılar.

Necdet Durmaz ne o gece , ne de ertesi sabah genç kizi aklindan çikaramadi. Onu tekrar görmek istiyordu. Köy muhtarina gidip, durumu anlatti ve genç kız hakkında bir şeyler öğrenmek istedi. Ancak o bunları anlatırken, muhtar şaşkınlık içinde onu dinliyordu. Çünkü bahsettigi ögretmen geçen kış evinde çikan yangında ölmüştü.

Muhtar ne söylerse söylesin Necdet Durmaz'ı ikna edemedi ve birlikte o tepenin ardına hala yıkıntıları duran eve gittiler. Necdet Durmaz'ın bunu anlayabilmesi olanaksızdı. Verdiği tüm bilgiler doğruydu ancak ona, bu genç kadının artık yaşamadığı söyleniyordu.

Muhtar sonunda dayanamayarak Necdet Durmaz'ı genç kızın mezarına götürdü. Köy mezarlığına girdiklerinde onları bir sürpriz bekliyordu. Uzakta duran bir mezar taşının üstünde Necdet Durmaz'ın ceketi asılı duruyordu...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Mutluluğun Anahtarı