Karadeniz kıyılarında kuzeye özgü karakter kazanan Karadeniz iklimi ile Marmara havzasına kadar uzanan Akdeniz ikliminin etkili olduğu il, iklimlerin geçiş alanıdır. Güney ve batıda Akdeniz ikliminin özellikleri görülmekle beraber, yaz kuraklığının sürekli olmaması, bazı yıllarda yağışların çok azalması ve genel olarak ortalama ve mutlak sıcaklık farklarının az oluşu bölgenin Akdeniz ve Karadeniz iklim bölgeleri arasında bir geçiş alanı olmasının göstergeleridir.
Ayrıca
Marmara iklimi özelliklerini taşıyan Sakarya ili; yağışlı, rutubetli
bir havaya ve ılıman bir iklime sahiptir. Kışlar bol yağışlı ve ılık,
yazlar sıcak geçer. Yıllık ortalama sıcaklık 14,4 Cº, ölçülen en düşük
sıcaklık -14,5 Cº,en yüksek sıcaklık 41,8 Cº’dir. Yıllık ortalama nem
oranı % 73,9, yıllık yağış ortalaması 1,016 mm.’dir.
DOĞA
% 33,6’sı dağlar, % 44,3’ü platolar ve 22,1 ovalardan meydana gelen Sakarya vilayetinin bitki örtüsü oldukça zengindir.
OVALAR
Marmara Bölgesinin en büyük ovalardan biri olan Akova (Adapazarı Ovası), Aşağı Sakarya Vadisinde, Sapanca gölü ile Adapazarı’nın doğusunda Keremali dağı eteklerine kadar uzanır.
% 33,6’sı dağlar, % 44,3’ü platolar ve 22,1 ovalardan meydana gelen Sakarya vilayetinin bitki örtüsü oldukça zengindir.
OVALAR
Marmara Bölgesinin en büyük ovalardan biri olan Akova (Adapazarı Ovası), Aşağı Sakarya Vadisinde, Sapanca gölü ile Adapazarı’nın doğusunda Keremali dağı eteklerine kadar uzanır.
Aşağı
Sakarya Vadisindeki bir diğer verimli ova ise, yine Sakarya Nehrinin
oluşturduğu alüvyonlardan meydana gelen Pamukova’dır. Akova’nın
kuzeyinde bulunan Söğütlü Ovası ve Kaynarca ilçesinin güneyinde ve
batısında yer alan Şeyhler Ovası da ildeki bir diğer verimli ovalardır.
Akova (Adapazarı Ovası): Aşağı Sakarya Vadisinde, Sapanca Gölü ile Adapazarı’nın doğusunda yer alır. Yüzölçümü 620 km2
olan ova, Marmara Bölgesi’nin en büyük ovalarından biridir.
Yüzyıllardır Sakarya Nehri, Mudurnu ve Dinsiz çaylarının oluşturduğu
kalın bir alüvyon topraktan meydana geldiği için, Amik Ovası’ndan sonra
Türkiye’nin en verimli ikinci ovasıdır. Ovanın doğu-batı yönünde
uzunluğu 27 km, genişliği 23 km’ye ulaşmaktadır. Ovayı, güneyden kuzeye
doğru akan Sakarya ırmağı ve doğudan güneye doğru akan Mudurnu Çayı
sulamaktadır.
Pamukova: Aşağı Sakarya Vadisinde, ilin ikinci büyük ovası olan Pamukova’nın yüzölçümü 170 km2dir.
Güneybatı-kuzeydoğu yönünde uzunluğu 28 km, kuzeyden güneye genişliği 6
km dolayındadır. Sakarya Nehri Mekece’den il topraklarına girdikten
sonra hızla genişleyen Sakarya Vadisi’nde alüvyonların birikmesiyle
oluşmuş verimli bir ovadır. Adını sınırları içinde yer aldığı Pamukova
ilçesinden almıştır.
Söğütlü Ovası: Akova’nın
kuzeyinde bulunan Söğütlü Ovası, ilin en çukur tarım alanıdır. Ova 30
km uzunluğunda ve 20 km genişliğindedir. Çark Deresi’nin içinden geçtiği
Söğütlü Ovası’nda taban suyunun yüksekliği ve Sakarya Nehri’nin
taşkınları nedeniyle bazı bölümleri sazlık ve bataklık durumundadır.
Şeyhler Ovası: Kaynarca
ilçesi sınırlarındaki Şeyhler Deresi’nin suladığı Müezzinler-Balcılar
(güneyden-kuzeye) köyleri ile İskenderli Deresi’nin suladığı ve Konak
Köyü-Küçükkaynarca (batıdan-doğuya) köyleri arasındaki verimli ovaya
Şeyhler Ovası adı verilir.
AKARSULAR
Sportif faaliyetlerin yapılabildiği Melen ve Mudurnu dereleri ile taşımacılık için kullanılmaya hazır Sakarya Nehri ve diğer akarsuların doğal güzellikleri Sakarya ilini tabiat açısından daha da zenginleşmektedir.
Sportif faaliyetlerin yapılabildiği Melen ve Mudurnu dereleri ile taşımacılık için kullanılmaya hazır Sakarya Nehri ve diğer akarsuların doğal güzellikleri Sakarya ilini tabiat açısından daha da zenginleşmektedir.
Sakarya Nehri: Eskişehir’in
70 km. güneydoğusundaki Çifteler ilçesi Sakarbaşı denilen noktadan
çıkan Sakarya Nehri 824 kilometrelik yol kat ederek Karasu Yenimahalle
semtinden denize dökülür. Sakarya Nehri, daha sonra Polatlı (Ankara),
Yunusemre, Mihalıçık (Eskişehir), Söğüt, Osmaneli (Bilecik)
topraklarından geçtikten sonra Mekece’den il sınırlarına katılan ve uzun
bir akış serüveninden sonra Karadeniz’e ulaşır. Sakarya Nehri
kollarıyla beraber 824 km., olarak bilinse de kuruyan kolları dışında
720 km. uzunluğa sahiptir. Nehrin il içindeki uzunluğu 159,5 km.’dir.
Pamukova’nın güneyinden il topraklarına giren Sakarya Nehri güneybatı,
kuzeybatı yönünde akarak Geyve boğazından çıktıktan sonra Alaçam Deresi
ile birleşip il merkezinin doğusundan Mudurnu Çayı’nı alıp kuzeye
yönelerek Çark Suyu ile birleşir. Bu alanda balıkçılık ve havyar üretimi
yapılır.
Mudurnu Çayı: Mudurnu’dan
çıkıp, Dokurcun yöresinden il topraklarına giren çay, Akyazı ve Hendek
ilçelerinin topraklarından geçip, 65 km.lik bir mesafeden sonra Hendek
ilçesinin kuzeybatısında Sakarya Nehri’ne katılır.
Çark Suyu: Sapanca Gölü’nün fazla sularını,
Sakarya nehri üzerinden Karadeniz’e boşaltan Çark Deresi 45 km.
uzunluğundadır. Sapanca Gölü’nün doğusundaki Gölbaşı mevkiinden çıkan
Çark Deresi, batıdan Elmalı Deresi, Kocadere ve Söğüt Deresi’ni alarak
kuzeydoğuya yönelir. Serdivan ve Adapazarı ilçelerinin Beşköprü,
Mithatpaşa, Altınova, Çark Mesire, Şeker, Yazlık, Yenikent semtlerinden
geçtikten sonra Seyifler Köyü ve Kalesi yakınında Sakarya Nehri’ne
katılır.
Dinsiz Çayı: Mudurnu
Çayı’nın bir kolu olan Dinsiz Deresi, Hendek Beynevit Köyü
yakınlarından doğar. Doğuda Fabrikadere ve Balıklıdere, güneyden Bıçkı
Deresi ve Gürcü Deresi’ni de aldıktan ve 34 km.lik akış serüveninden
sonra, Akyazı, Hendek ve Adapazarı ilçelerinin birleştiği noktada
Mudurnu Çayı’na katılır.
Maden Deresi: Hendek yakınında
Çataltepeden doğan dere, önce Kabalak Deresi adıyla kuzeye akar, Yayla
Deresi ile birleştikten sonra Karasu adını alır. Daha sonra Maden deresi
adını alır ve toplamda 30 km. yol kat ettikten sonra Kocaali’nin
batısından Karadeniz’e ulaşır. Alabalık ve sazan balığının bulunduğu
derede olta balıkçılığı da yapılmaktadır.
Darıçay Deresi: Uzunluğu
33 kilometre olan dere, Kocatöngel Deresi adıyla kuzeye doğru akar,
birçok küçük dereciklerle birleştikten sonra Darıçay Deresi adını alır
ve Tuzla yakınında Sakarya nehrine katılır.
Akçay Deresi: Geyve ilçesinin kuzeybatısındaki
Eski Yayla mevkiinden doğan Akçay Deresi çok sayıda küçük dere ile
birleştikten sonra Adliye Köyü kenarından Sakarya Nehri’ne katılır.
Akçay Deresi boyunca alabalık üretimi çiftliği ve lokantaları mevcuttur.
Bölge özellikle yaz aylarının kavurucu sıcağından kaçıp serinlemek
isteyenlere eşsiz bir ortam sumaktadır.
Kara Çay: Sakarya Nehri, Pamukova ilçesinin güneyinde il topraklarına
girdikten itibaren önce güneybatı-kuzeybatı istikametinde akar,
devamında Geyve Boğazı’na girmeden önce sağdan Karaçay Deresi katılmakta
ve yeşillikler içerisinde 28,6 km. yol kat etmektedir.
İstanbul Deresi: Orman
içinden geçen şelaleler eşliğinde bir yürüyüş parkuruna sahip olan
İstanbul Deresi her mevsimde tatilcilerin ziyaretine müsaittir. Dere
içinden ve dere kenarından devam eden yürüyüş parkuru çevresinde bulunan
kestane ve kayın ağaçları hoş bir görüntü sergilemektedir. Dere boyunca
karşılaşılan küçük şelaleler, dere kenarında dizilen kestane ve kayın
ağaçları ve suda bulunan benekli alabalıklar birleşerek bir doğa
harikasını oluşturmaktadır.
Yanık Dere: Sapanca
Gölü’ne dökülen derelerden biri olan Yanık Dere, aynı zamanda oldukça
renkli bir yürüyüş parkuruna sahiptir. Parkurun başlangıcı Sapanca
merkezinin 7 km. uzaklıkta olup Mahmudiye ve Maşukiye’nin tam ortasında
bulunmaktadır. Doğaseverlerin hafta sonları yürüyüş parkuru olarak
değerlendirdiği bölge orman içerisine ilerleyen bir patikayla başlayıp
dere yatağına bağlanmaktadır. Minik şelaleleri doğal havuzları ve yer
yer zorlu kaya tırmanışları ile diğer dere yürüyüş parkurlarından
ayrılır.
Mahmudiye Deresi: Samanlı
Dağlarından gelen kar suları ve mevsim yağmurları ile beslenen
Mahmudiye Deresi, yeşilliklerle bezeli tabii güzellikler içerisinde
akarak Sapanca Gölü’ne dökülür. Dere boyu özellikle hafta sonları
yürüyüş maksatlı gelen ziyaretçilerini ağırlamaktadır.
Yırtmaç Deresi: Kuştünek yöresinden doğan dere, Kaynarca-Karasu sınırında Acarlar Gölü’ne dökülmektedir.
Aygır Deresi: Sapanca
Gölüne dökülen yüksek debili, coşkulu derelerden birisidir. Derenin
çevresinin doğa gezilerine uygun olması ve İstanbul’dan 1,5 saatlik bir
yolculukla ulaşılması; özellikle hafta sonları doğaseverlerin başlıca
uğrak yeri haline getirmektedir. Dere boyunca devam eden yürüyüş
parkuru, kanyon içinde devam etmektedir. Kanyon içinde bulunan iki
şelalenin görüntü güzelliği ve şelalelerin altındaki gölcüklerde yüzme
imkânının bulunması tatilciler için burayı vazgeçilmez kılmaktadır.
Değirmen Dere: Değirmen
Dere Kandıra’nın doğusundaki Alabaşlar Köyü yakınından doğar. Kandıra,
Kaynarca sınırını çizerek akar. Kaynarca’nın kuzeyinde Karaboğaz
Yöresinde denize dökülür.
Büyük Melen: Efteni Gölü'nün kuzeybatısından çıkan akarsu, gölün sularını Karadeniz'e boşaltır. En yüksek akımı 170 m3/sn (Nisan), en az akım 8 m3/sn
(Ağustos)'dir. Toplam uzunluğu 60 km. olan melen çayının 30,8
kilometrelik bölümü Sakarya ile Düzce illeri arasında sınır teşkil
etmektedir. Bölge, güzergahı ve tabiatı açısından rafting ve doğa
sporları için elverişli bir konuma sahiptir. Düzce’nin Cumayeri İlçesi
Dokuzdeğirmen Köyü’nde başlayarak Kocaali İlçesi’nin Beyler Köyü’nde son
bulan 12 kilometrelik raftinkg parkurunda alt yapı tamamlanmış
durumdadır.
ŞELALELER
Çok sayıda akarsu olan ilde az sayıda şelale bulunmaktadır. Maden Deresi Şelalesi ve Maksudiye Şelalesi ildeki başlıca şelalelerdir.
GÖLLER
Sapanca,
Taşkısığı, Poyrazlar, Acarlar, Büyük Akgöl, Küçük Akgöl ve Küçük Boğaz
gölleri, Sakarya’nın eşsiz doğal güzellikleri arasında yer alır. Bu
göller ve diğer doğal güzellikler ili adeta bir yeryüzü cennetine
dönüştürmektedir.
Sapanca Gölü: Yüzölçümü 46 km² olan Sapanca (Sophon/Ayan) gölünün kuzey-güney uzunluğu
17 km., en geniş yeri 6 km.’dir. İzmit körfezine Marmara denizinin bir
uzantısı iken, yığılmalarla göle dönüşmüştür. Sapanca Gölü, dağlardan
inen küçük dereler ve göl dibindeki kaynaklardan beslenmektedir. Gölünü
besleyen güney kıyısındaki dereler, doğudan batıya doğru Arifiye, Keçi
(Kuruçeşme), İstanbul, Mahmudiye, Kurtköy, Yanık, Kuruçay ile kuzey
kısmında dereler ise Cehennem, Aygır, Altıkuruş, Çakalöldü, Maden, Kuru,
Liman, Eşme, Fındık, Tuzla, Çiftepınar, Balıkhane dereleridir. Denizden
yüksekliği 31,5 m. olan gölün en derin yeri 61 m. ve kıyı uzunluğu 39
km.’dir.
Sapanca Gölü, su sporları
bakımından da oldukça elverişlidir. Ulusal ve uluslararası kürek,
yelken ve sörf müsabakaları gerçekleştirilmektedir. Alabalığı ve sazan
balığı meşhur olan gölde ayrıca yayın, turna, tatlı su kefali ve kerevit
gibi balık türleri de bulunmaktadır.
Poyrazlar Gölü: Adapazarı’nın
8 km. kuzeydoğusunda Poyrazlar Köyü bitişiğinde olan gölün yüzölçümü 6
km²’dir. Adını yanındaki köyden alan gölün diğer adı Teke gölüdür. Fazla
sularını Sakarya nehrine boşaltan Poyrazlar gölü, çevresindeki meşe ve
palamut ormanıyla da ilin önemli mesire yerlerinden biridir. Gölde başta
sazan olmak üzere diğer tatlı su balıkları ve kerevit
avlanabilmektedir.
Acarlar Gölü: Sakarya
Nehrinin Karadeniz’e ulaştığı ağız kesiminin yaklaşık 6 km. batısında
Karasu ve Kaynarca ilçelerinin sınırları içinde yer alır. Karadeniz kıyı
çizgisinden ortalama 1,5 km. içeride ve kıyıya paralel bir uzanım
gösteren Acarlar gölünün uzunluğu yaklaşık 12 km., genişliği ise 250 m.
ile 1.250 m. arasında değişmektedir. Acarlar gölün (longosunun)
yüzölçümü 15,6 km²’dir ve 8 km²’lik bölümü bataklık durumundadır.
Kıyıları
dişbudak ormanlarıyla çevrili olan gölün en karakteristik
özelliklerinden biri, göl tabanının çok yoğun orman ile kaplı olmasıdır.
Göl ortamı, oldukça yoğun bir orman ve bitki örtüsü tarafından
kaplanmış sulak-bataklık özelliği ile longoz karakterine sahiptir. Boylu
ağaçlardan sazlıklara ve su bitkilerine kadar çok çeşitli bitki türü
bir arada bulunmaktadır. Göl tabanı tamamen geçilmez ve çok sık bir
bitki örtüsüyle kaplıdır. Gölde, tatlı su balıkları, sülün, çulluk ve
yaban ördeği gibi hayvanlar bulunmaktadır.
Taşkısığı Gölü: Poyrazlar gölünün 15 km. kuzeybatısında, Taşkısık ve Ekizce köyleri arasındaki gölün yüzölçümü 9 km²’dir. Dipten
kaynayan sularla beslenen Taşkısığı gölü, kışın genişleyip yazın
çekilmektedir. Güney kesimleri daha derin olan gölün, kuzey kıyıları
sazlık ve bataklıktır. Gölde başta sazan ve diğer tatlı su balıkları ile
kerevit avlanabilmektedir.
Küçük Akgöl: Adapazarı’na
12 km. uzaklıkta Karasu karayolu üzerindeki göl, yanındaki Çaltıcak
köyünün adıyla da anılmaktadır. Dipten kaynayan sularla beslenen gölün
yüzölçümü 2 km²’dir. Gölün kenarındaki küçük koru, piknik ve kamp yapmak
için oldukça elverişlidir. Gölde her çeşit tatlı su balığı yaşamakta
olup, ayrıca göl çevresinde tavşan, keklik ve yaban ördeği
avlanabilmektedir.
Büyük Akgöl: Ferizli ile Karasu ilçeleri arasında
Gölkent (Koyunağılı) beldesi sınırlarında yer alan gölün yüzölçümü 19
km²’dir. Adapazarı-Karasu karayolu yakınında yer alan gölün büyük bir
bölümü sazlık ve bataklık durumdadır. Gölde yaban kazı ve yaban ördeği
ile balık bulunmaktadır. Göl kıyısında mesire yeri düzenlenmiştir.
Küçük Boğaz Gölü: Karasu-Kocaali
yolu üzerindedir. Tabii kaynaklarla beslenen bu gölün Karadeniz’den
ayıran küçük bir parçası vardır. Gölün dar olan sağ kolu küçük bir çay
halinde devam eder. Göl ve çevresinde tatlı su kefali, karatavuk, yaban
ördeği ve bıldırcın avlanmaktadır.
DAĞLAR/TEPELER
Sakarya ilindeki dağlar,
Bolu’nun güneyindeki Köroğlu Dağlarının batı uzantısı olan Samanlı
Dağları tek düzenli sıradağ dizisidir. Samanlı dağları Hendek, Akyazı ve
Sapanca gölünün güneyindeki bütün alanları kapsamaktadır. Batı yönünde
devam eden sıradağ dizisi İzmit’e ve Yalova’ya kadar uzanır. Bu alandaki
sıradağlar fazla yüksek değildirler. İl sınırlarında yer alan dağlarda
yüksek doruklara pek rastlanmamaktadır. Sakarya’nı en yüksek noktası
Sakarya ovasının doğu ucunda, yani Hendek’in güneyinde yer alan Samanlı
Sıradağlarından 1.543 m. yükseklikteki Keremali Dağı’dır. En yüksek
ikinci noktası ise yine Sakarya ovasının güneyinde yer alan Samanlı
Sıradağlarından 1.467 m. yükseklikteki Karadağ’dır. Diğer doruk
noktaları 1.526 m. ile Anbarkaya Tepesi (Akyazı), 1.413 m. ile Sivriçalı
Tepesi (Akyazı), 1.387 m. ile Dikmen Tepe (Hendek), 1.311 m. ile
Karaağaç Tepesi (Pamukova) ve 990 m. ile Fındıktepe (Kocaali)’dir.
YAYLALAR
Sakarya Bölgesi, İstanbul
gibi büyük bir metropole olan yakınlığının kendisine sağladığı coğrafi
konum ve ulaşım kolaylığı avantajları sahiptir. İl İstanbulluların
günlük yaşamın stresinden uzaklaşabildiği ve dinlendiği 22 yaylaya
sahiptir. Günü birlik turlar ya da özel araçlarla yapılabilen
yolculukların sonucunda ulaşılan halen el değmemiş yaylalar gözde
mekânlardır.
Soğucak Yaylası: 900
dönüm kadar bir araziye sahip olan Soğucak Yaylası, 1.100 m.
yüksekliğinde ve Sapanca’ya 17 km. mesafededir. Sapanca-Muradiye Köyü
istikametinden, Erdemli Köyü’ne gelmeden önce sağa ayrılan yolu takip
ederek, 35 dakika kadar süren bir yolculukla yaylaya ulaşmak mümkündür.
En yoğun dönemi, temmuz ayının ikinci haftasına denk gelen yayla
şenlikleri zamanıdır. Yöre halkı ve çevre illerden gelen vatandaşların
katılımıyla tam bir panayır havasında geçen “Soğucak Yayla Şenlikleri”,
bir gün sürmekte, ancak yayla daha şenliklere bir hafta kala dolmaya
başlamaktadır. Yayla şenlikleri kapsamında, bisiklet ve at yarışları,
karakucak güreş müsabakaları, folklor gösterileri ve sanatçıların
katılımıyla halk konserleri düzenlenmektedir.
Kırca Yaylası:
Bilecik
istikametinden gelip, Pamukova’yı 2 km. geçtikten sonra, sağ taraftan
Karapınar yoluna sapılmaktadır. Yayla Karapınar Köyünden 13 km.
uzaklıkta olup, 30 dakika mesafededir. Alifuatpaşa’ya 30-35 dakika
uzaklıkta olan yayla civarında Menekşeoruç ve Menekşeolak köyleri
bulunmaktadır. Her yılın Temmuz ayında yaylada şenlikler
düzenlenmektedir.
Katırözü Yaylası: Yayla,
Pamukova’ya bağlı Eskiyayla köyü sınırları içerisindedir. Eskiyayla
köyü (1125 m. yükseklikte) üzerinden Katırözü Yaylası’na varılmaktadır.
Soğuk kaynak suları ve geniş piknik alanları ile eşsiz bir doğal
güzelliğe sahip olan yaylanın üst yanında bulunan mağarada hava
sirkülâsyonu olmakta ve sarkıt dikitler bulunmaktadır.
Kirpiyan Yaylası: Geyve’den
28 km. (1,5 saat) mesafede olan Kirpiyan Yaylası,
Karapürçek-Güçücek’ten ise 20-22 km. (1 saat) mesafededir. Taraklı
istikametinde Doğantepe yol ayrımından sola dönülerek Kamışlı Köyü yolu
boyunca devam edilir. Kamışlı’ya gelmeden sağa ayrılan yola sapılarak
Kirpiyan yaylasının yoluna ulaşılır. Kürklü Köyü bu yol üzerindeki son
köy olup buradan Kirpiyan Yaylası ve daha da ilerleyerek Karagöl
Yaylası’na ulaşılabilir.
Keremali Yaylası: Akyazı’ya
17 km. ve 30-35 dakika uzaklıkta olan Keremali Yaylası’nda yerleşim
olup yayla evleri mevcuttur. Değişik yüksekliklerde birbirine yakın dört
yayladan oluşmaktadır.
Sultanpınar Yaylası: Dokurcun
yolu üzerinde olup Akyazı’ya 45 km. mesafededir. Akyazı-Dokurcun
istikametinde Beldibi Köyü karşısından sağa dönerek Boztepe Köyü yoluna
ulaşılır. Boztepe üzerinden Güzlek Yaylası, Sultanpınarı Yaylası,
Yörükyeri Yaylası, Çiçekli Yaylası ve Acelle Yaylası’na, Acelle
üzerinden de Yanık Yaylası’na gidilir. Şerefiye ve Beldibi köyleri arası
1 km. mesafededir. Beldibi-Sultanpınar Yaylası arası ise 16 km.dir.
Sultanpınar Yaylası orman ile çevrili geniş ve düzlük bir alana kurulmuş
olup oldukça yeşil, huzur verici bir ortam sunmaktadır. Yaylada
Olukbaşı Et-Mangal Tesisleri ve Sultanpınar Yayla Pansiyon faaliyet
göstermekte olup, yayla evleri mevcuttur.
Acelle Yaylası: Akyazı
İlçesi’nin 35-40 km. güneyinde yer alır. Acelle yaylasına ulaşım
stabilize yoldan her tür kara taşıtı ile yapılabilmektedir. Yaylaya üç
değişik güzergâhtan ulaşılabilmektedir. Birinci yol Beldibi, Boztepe,
Çatalkaya üzerinden gider. İkinci yol
Taşburun-Ballıkaya-Taşyatak-Hasyatak köyleri üzerinden çalışır. Üçüncü
yol ise Taşburun-Ballıkaya-Taşyatak-Yanık yaylası güzergâhıdır. Bu
yolların üçünün de az bir kısmı asfalttır. İlçe merkezinden yaylaya
ulaşma süresi yaklaşık olarak 60 dakikadır. Yayla üç ayrı köy
tarafından (Taşyatak-Hasyatak-Boztepe) ortaklaşa kullanılmaktadır. Geniş
yapraklı ve iğne yapraklı ağaçlardan oluşan bir bitki örtüsüne
sahiptir. Ayrıca orman içlerinde orman gülü ve şimşirden oluşan bodur
ağaçlarda mevcuttur. Kanlıca, kuzugöbeği gibi yer mantarları ve ağaç
mantarları bulunur. Yaylanın tam ortasından Enişte Deresi geçmektedir.
Bu dere üzerinde halk tabiriyle “Büyük Deniz” denilen 60-70 m.
uzunluğunda 3-4 m. genişliğinde, derinliği tam olarak bilinemeyen doğal
yollarla kaya kütleleri arasında oluşmuş bir su birikintisi mevcuttur.
Enişte Deresi’nin yatak genişliği düz alanlarda 8-10 metreyi, kayalık
arazilerde ise yer yer 2 metreyi bulur.
Yanık Yaylası: Acelle Yaylası’ndan 15-20 dakika mesafede olup, yayla evleri mevcuttur.
Sulucaova Yaylası: Beldibi’nden 22 km. mesafede olup, ulaşım 50 dakika sürer. Yaylada yerli halkın yaz kış oturduğu yayla evleri mevcuttur.
Yörükyeri Yaylası: Dokurcun
yolu üzerinde olup, Azizağa-Yörükyeri arası 20 km.dir. Yörükyeri
Yaylası’na Sultanpınarı Yaylası üzerinden de ulaşılabilmektedir.
Çiçekli Yaylası: Dokurcun
yolu üzerinde bulunan Çiçekli Yaylası, Denderiz’den 30 dakika
mesafededir. Sultanpınarı Yaylası’ndan doğu istikametine ilerleyip,
Yörükyeri Yaylası üzerinden de ulaşılabilir. Yaylada yayla evleri
mevcuttur.
Akar Yaylası: Çiçekli yayla’sından yaklaşık 15-20 dakika mesafededir.
Haydarlar-Kuloğlu Yaylası: Akar yaylasına 10 dakika mesafededir.
Davlumbaz Yaylası: Haydarlar’a
10 dakika, Dokurcun’a 30 dakikalık mesafede olan yaylaya Dokurcun’dan
güney istikametinde gidilerek Haydarlar Köyü üzerinden de ulaşılabilir.
Turnalı Yaylası: Dokurcun’a 40 dakikalık mesafededir.
Çiğdem Yaylası: Hendek
ilçe sınırları içinde yer almaktadır. Dokurcun ve Çiğdem Yaylası arası
18 km.dir. Bununla birlikte Hendek-Karadere üzerinden Dikmen ve Çiğdem
Köyleri’ne, buradan da 1.500 metredeki Çiğdem Yaylası’na
ulaşılabilmektedir. Yapısıyla ilgi çeken evlerin de bulunduğu yaylanın; “topukotu”
olarak adlandırılan çimle kaplı geniş alanı, küçük ve hafif eğimli
tepeleri ile planlı bir çevrede oldukça hoş bir manzarası vardır.
Yaylada her yıl temmuz ayının ikinci haftasında yayla şenlikleri
düzenlenmektedir.
Dikmen Yaylası: Hendek
İlçe sınırları içerisinde yer almaktadır. Hendek ve Dikmen Yaylası
arası 1,5 saattir. Hendek-Karadere üzerinden Dikmen ve Çiğdem
Köyleri’ne, buradan da yaylaya ulaşılabilir. Orman gülleri ile ünlü olan
yaylada elektrik mevcuttur.
Karagöl Yaylası: Taraklı’nın
21 km. kuzeydoğusunda Samanlı Dağları’nın uzantısı olan dağlar üzerinde
yer alıp deniz seviyesinden yüksekliği 1.200 m.dir. Etrafı tamamen çam,
kayın, köknar ve meşe ağaçları ile kaplı olan Karagöl Yaylası, 567
hektar genişliğindeki alanıyla, bol oksijenli havası ve soğuk içme
sularıyla doğal bir tedavi merkezidir. İlkbaharda karların erimesiyle
sularla kaplanan yayla, nisan ayının ikinci yarısında, sular tamamen
çekildikten sonra doğa harikası bir görünüme bürünmektedir. Yaylada her
hafta cuma günleri pazar kurulur ve o gün akşama kadar çeşitli şenlikler
yapılır. Tamamen ahşaptan yapılmış yayla evleri ilgi çekmekle birlikte,
son zamanlarda betonarme evler de yapılmaktadır. Her yıl yurt içinden
binlerce insanımız burada kamp kurup konaklamaktadır.
Hamzapınar Yaylası: Taraklı
Yaylası’nın 1 km. aşağısındadır. Belengerme Tepesi’nin arka yüzünde
kalan Hamzapınarı içimine doyum olmayan nefis bir soğuk suya sahiptir.
Taraklı İlçesi’ne gelen konukların çoğunluğu Orman İşletmesi tarafından
düzenlenen halka açık piknik alanına götürülür.
Belengerme Yaylası:
Taraklı
İlçesi sınırları içerisinde yer alan yayla, Karagöl Yaylası sınırında
Hamzapınar Yaylası bitişiğinde, Tuzla Köyü’ne 1 km. mesafededir.
Belengerme Tepesi’nden bakıldığında tabiat harikası Karagöl Yaylası’nın
tamamı görülebilmektedir.
İnönü Yaylası: Pamukova
İlçesi sınırları içerisinde yer alan yayla, özellikle hafta sonları
İzmit ve İstanbul’dan gelen ziyaretçilerin kamp yapmaları için gereken
ortamı sağlamaktadır. İnönü Yaylası’ndan 20 dakikalık bir yürüyüşle,
orman içindeki bir patika takip edilerek daha yukarıdaki Erikli
Yaylası’na varılabilir. İnönü Yaylası’ndan doğrudan Hüseyinli Köyü
üzerinden Pamukova-Çilekli-Mekece yoluna da çıkılabilmektedir.
Güzlek Yaylası: Dokurcun
yolu üzerinde ve Akyazı’ya 45 km. mesafededir. Akyazı-Dokurcun
istikametinde Beldibi Köyü karşısından sağa dönerek Boztepe Köyü yoluna
ulaşılır. Boztepe üzerinden Güzlek Yaylası, Sultanpınarı Yaylası,
Yörükyeri Yaylası, Çiçekli Yaylası ve Acelle Yaylası’na, Acelle
üzerinden de Yanık Yaylasına gidilir. Şerefiye ve Beldibi köyleri arası 1
km. mesafededir. Beldibi-Güzlek Yaylası arası ise 12 km.dir. Her yıl
mayıs ayında çevre köylerden yaylaya gelen yaylaklar burada bulunan
yayla evlerinde kasım ayına kadar kalmakta, bu süre içinde yaban çileği
toplayıp satmakta ve hayvancılık yapmaktadırlar.
DENİZ
60 km. Karadeniz’e kıyısı olan ilin kuzeyde Kaynarca, Karasu ve Kocaali ilçeleri sınırları boyunca eşsiz kumsalı ve şifalı kumu bulunmaktadır. Deniz turizmi açısından cazip mekânlara sahip olan Sakarya geleceğin gözdesi olmaya adaydır.
60 km. Karadeniz’e kıyısı olan ilin kuzeyde Kaynarca, Karasu ve Kocaali ilçeleri sınırları boyunca eşsiz kumsalı ve şifalı kumu bulunmaktadır. Deniz turizmi açısından cazip mekânlara sahip olan Sakarya geleceğin gözdesi olmaya adaydır.
Karasu: 20 km. uzunluğunda
geniş bir kumsala sahip olan Karasu sahili romatizmal rahatsızlıklara
iyi gelen ince taneli kumu ve temiz suyu ile doğal bir plajdır.
Özellikle yaz aylarında hafta sonları serinlemek maksadıyla sahil
hattına akın eden ziyaretçileri sayesinde yoğunluk yaşanmaktadır. Bu
ziyaretçiler günübirlik geldiği gibi ikinci konutlarda, ilçede bulunan
pansiyon ve otellerde de konaklamaktadır.
Sahil hattı boyunca yeme-içme tesisleri, müzikli eğlence yerleri ile yaz akşamları oldukça hareketli geçmektedir.
İlçe’nin
turizm potansiyeli olan bir bölgesi de “Botağzı” diye bilinen, merkeze
yakın Yenimahalle Semti’nde yer alan, Sakarya Nehri’nin Karadeniz’e
döküldüğü bölgedir. Özellikle hafta sonu yoğun ziyaretçi çeken bölgede
yeme-içme tesisleri, çay bahçeleri mevcuttur. Burada her mevsim taze
balık yemek mümkündür.
Kocaali: Karasuya 16 km. uzaklıkta
bulunan Kocaali İlçesi şifalı kumu, doğal plajı, kolay ulaşımı ile
eşsiz bir sahile sahiptir. İlçe özellikle ikinci konutlarıyla il
turizmine katkı sağlamaktadır. Kocaali İlçesi’nde bulunan ikinci
konutlar Karasu İlçesi’nden farklılık göstermektedir. Karasu’da
genellikle çok katlı ikinci konutlar yaygınken, Kocaali İlçesi’nde
konutlar tek veya iki katlı ve genellikle siteler halindedir. Bu bölge
Sakarya Nehri’nin Karadeniz’e taşıdığı kirlilikten de fazla
etkilenmemektedir. Pansiyonculuğun da yaygın olduğu ilçede yeme-içme
tesisleri, müzikli eğlence yerleri Karasu İlçesi’ndeki kadar olmasa da
bulunmaktadır.
Melenağzı: Sakarya ili ile Düzce il sınırını oluşturan kesimdedir. Kıyı tamamen kumsaldır.
YER ALTI SULARI/SICAK SULAR
Sakarya ili kaynak ve maden suları açısından oldukça zengin bir yapıya sahiptir. Bunların en önemlileri Akyazı, Sapanca ve Geyve ilçelerinde bulunmaktadır. Kuzuluk, Şerefiye, Kristal, Kardelen, Reşadiye, Mahmudiye, Memnuniye ve Çamdağı kaynak suları bunların başlıcalarıdır.
Sakarya ili kaynak ve maden suları açısından oldukça zengin bir yapıya sahiptir. Bunların en önemlileri Akyazı, Sapanca ve Geyve ilçelerinde bulunmaktadır. Kuzuluk, Şerefiye, Kristal, Kardelen, Reşadiye, Mahmudiye, Memnuniye ve Çamdağı kaynak suları bunların başlıcalarıdır.
Deprem bölgesi olması
nedeniyle bölgede çok sayıda kaplıcada bulunmaktadır. Binlerce kişinin
aynı anda konaklama imkânı bulduğu tesisleriyle Akyazı-Kuzuluk
Kaplıcaları, Geyve Acısu, Geyve Ilıcası ve Taraklı Kil Hamamı
kaplıcaların başlıcalarıdır.
Kuzuluk Kaplıcaları: İlin
en önemli sıcak su kaynakları, Selçuklular döneminden bu yana bilinen
bir termal merkez olan Kuzuluk kaplıcalarıdır. İl merkezine 43 km.
Akyazı ilçe merkezine 8 km. uzaklıkta bulunan kaplıcalar; deniz
seviyesinden 100 m. yükseklikte meşe ağaçları arasında, birçok su
kaynaklarından meydana gelmiştir. Kaplıca binaları pavyonlar halinde
inşa edilmiş olup, her biri özel kaynaklarla beslenmektedir. Özel bir
firmaya ait olan ve 1996 yılında faaliyete geçen Kuzuluk Evleri, Kuzuluk
Beldesi’nde bulunan tek kür merkezidir. Kuzuluk Evleri 1.500’ü aşkın
devre mülk dairesinden oluşmaktadır. Bu devre mülkler yılın 22 dönemi,
yaklaşık 100.000 kişiye konaklama imkânı sunmaktadır. Şifalı kaplıca
sular
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder