Yüzyıllar öncesi bir ağaç denizi görünümünde olan
Sakarya bölgesi Karasu, Kocaali ve Kaynarca bölgesi dışında birinci
derece deprem kuşağı üzerinde bulunmaktadır. Birinci derece deprem
kuşağında olan ve geçmişte Sakarya ile Mudurnu ırmağının sık sık
taşkınlarına maruz kalan il topraklarında, bu afetlerin zararlarını
mümkün olduğu kadar azaltacak bir mimari tür olan Kuzey Anadolu’nun
ahşap-karkas yapı tekniği yaygın olarak kullanılmıştır. Yapılarda, su
basman düzeyine kadar moloz ve düzgün taş, üst duvarlarda tuğla ve
kerpiç dolgulu yatay ve çapraz taşıyıcılar kullanılmıştır. Duvarlar
bazı yörelerde çamur ya da bağdadi teknikle sıvanmakta, bazı
yörelerde ise öylece bırakılmaktadır. Çatılar, beşik ya da kırma çatı
şeklinde eğimli yapılarak kiremit kaplanmaktadır.
Bölgenin ilk yerleşim yeri olan Tığcılar Mahallesinde genelde ahşap ya da ahşap-karkas veya bağdadi sıvalı iki katlı evler bulunurdu. Evin sokakla bağlantısı kesilmiştir; pencerelerin tümü ahşap kafeslidir; üst kat çardakları (balkon) ve çıkmalar avluya ya da bahçeye bakar, ana kapıdan taş döşeli büyük bir sofaya geçilir. Bir yanda içine büyük bir toprak fırını bulunan mutfak, öbür yanda ise odunluk, kömürlük, ambar vb. bölümler yer almaktadır. Sofadan birkaç basamakla üst kat sofasına ulaşılır. Yatma ve oturma birimleri, helâ, hamam sofanın çevresine yerleştirilmiştir. Oturma odalarını, Türk evinin belirgin öğelerinden yöresel süslemeli kilimlerle örtülü sedirler süsler. Tüm odalarda iki üç dolap, yüklük ve odun sobası vardır. Sofadan bir-kaç basamakla en üst kat sofasına ulaşılır.
Bu
katta diğer katların planlarından ayrı olarak sofa evin ön yüzüne
alınmıştır. Bölgede, Kuzey Anadolu’da görülen ahşap-karkas tekniği
yaygın hale gelmiştir. Yapılar basit bir temel üzerine dikey ve yatay
direkler şeklinde birbirine tutturulmuş, dikey direkler arası;
tuğla, kerpiç, ya da çit şeklinde doldurulmuştur. Bahçeler içinde bir
ya da iki katlı yapılmış ahşap- karkas evler, bölgenin doğa ile
bütünleşmiş yerleşim manzarasını yansıtırken iç ve dış göçlerle
yoğunlaşan nüfus ve ormanlık alanların büyük tahribata uğraması yöre
insanını betonarme yapıya yöneltmiştir.
Gün geçtikçe mimari yöndeki eski görünümünü kaybeden Sakarya da beş katlı betonarme binalar yükselmeye başlamıştır. Türk zevkini yansıtan sivil mimari örneklerinden bir kısmı ise tescil edilip korumaya alınmıştır. Korumaya alınan sivil mimari örneklerinden bazıları 1999 depreminde yıkılmış veya ağır hasar görmüştür. Yıkılan bu binaların tescilleri devam etmektedir. Osmanlı mimari tarzının en güzel örnekleri Adapazarı’nın, Cumhuriyet, Kurtuluş, Semerciler ve Orta mahallelerinde ayrıca, Karasu, Geyve, Hendek ve özellikle Taraklı’da görülmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder